10.10.14

Bir Başka Gece Yazısı

Ah yine yazmayalı yüzyıllar olmuş sevgili bloguma...Öyle ki "En son ne yazdım ben ya?" diyerekten geçmiş yazılarımın arasına bile daldım son yazıma bakayım isterken...

Son yazımdan devam edersem Lucy'i sonunda izledim. Çok tuhaf -aslında biraz da abartı- bir bakış açısıyla işlenen insan potansiyeli olayı gibi geldi. Ama düşünce fantastik ve her ne kadar saçma gelse de içimizden ufak bir parçanın da "Ah keşke olsa..." şeklinde dilediğimiz bir olay. İzlemeyenlere öneririm, zira ne kadar kötülemeye çalışsam da beğendim filmi.

Peki o yazıdan sonra ne oldu? Evet, çok doğru bir tahminde bulunduğunu düşünüyorum -bulunmadıysan çaktırmadan okumaya devam et :) - Ankara'ya döndüm! Ancak 2 yıl üst üste çektiğim dönem 3'ün yegane amacı olan dönem 4'e bir diğer deyişle "Stajer Doktor"luğuma başlamak için!! Nitekim başladım da :D Hem de -beklediğim üzere- Pediatri yani Çocuk Hastalıkları stajıyla.

Başlamak ama ne başlamak! Yani geçen seneden ev arkadaşım da aynı süreçlerden geçtiğinden hatırı sayılır miktarda bir bilgiye sahibim ve kendimi de buna göre hazırlamıştım zaten de insan karşılaşınca daha bir farklı oluyor haliyle. Yoğunluğumuz inanılmaz! Aslında dönem 3 ile karşılaştırıldığında pek değil gibi görülüyor kağıt üzerinde;ancak iş uygulamaya geldiğinde ne yazık ki akşam eve haşat halde gelmiş oluyorum. İlk 3 hafta propedötik -muayene eğitimi- eğitiminin yanında teorik dersler diğer 5 hafta servislerde hasta başı eğitimleri, ünitelerde küçük grup dersleri, patoloji konferansları üstüne katılmamızın zorunlu olduğu mortalite, vaka ve poliklinik vaka toplantılarıyla enerjimizi hastanede bırakıp çıkmamız;ancak üstüne eve gidip hastalarımızı,ilişkili durumları ve tabi ki sınava çalışmamız gerekli. Hal böyle olunca ne spora vakit kalıyor ne de diyeti adamakıllı sürdürmeye. Ancak yine de elimden geleni yapıyorum o konuda. Yani en azından hoca bakmazken bir iki adet diyet bisküviyi ağza tıkmak elimden gelenin en iyisi sayılırsa. Yoksa bir şeyler yemeye zinhar vakit yok sevgili okuyan. Kaç arkadaş patır patır fenalaştı düşük şekerden ne sen sor ne ben söyleyeyim;ama alıştık haliyle. Şimdilerde daha iyiyiz. Vakit aldı tabi adaptasyon ne de olsa. Umarım yazın verdiğim 3-5 kiloyu da bu nedenle geri almam :(

Hasta başı eğitim demişken tabi ki 4. sınıf olmanın en güzel olayından bahsetmeden olmaz: Hastalar!

Pediatride olduğumdan hastalarım pek tabii ki çocuklar. Ve benim gibi çocuk görünce ağzı burnu kayan sırf çocuk gülsün diye şekilden şekle giren bünyeye yapılacak şey mi bu blog! Yapılacak şey mi bu stajdan başlatmak?! İlk servisimiz olan Onkolojideki hastalar -ki kendileri çok ağır tedaviler almaktalar- gülsün diye elimden geleni yaptım. Bazılarında başarılı oldum; ama bazılarında ne yazık ki olamadım :/ Zira çocuklardaki o yabancılama ve üzerimdeki beyaz önlük en büyük düşmanımdı sanırım. Hatta ilk hastamdan şöyle bir hediye bile aldım. Kendisi 7 yaşında bir kız hastamdı.(İTİRAF: Aslında benim hastamla aynı odada kalan, başka bir arkadaşımın hastasıydı;ama olsun :D Benim hastam daha büyük bir yaştaydı çünkü)

 

Sonraki servisimiz bebek servisiydi ve buradaki hastam onkolojideki büyük hastalarımın tersine 1.5 aylık bir bebekti. Kendisi tatlılıkta sınır tanımıyordu tahmin edebileceğiniz üzere;ancak araya bayram girdiği için kendisiyle çok fazla ilgilenme fırsatım olamadı ne yazık ki günlük muayenelerim dışında.

Pazartesi ise adölesan servisine geçiyorum. Orada da arkadaşlarımın dediğine göre çok çeşitli yaşlarda ve çok çeşitli nedenlerden yatan hastalar mevcutmuş. Umarım güzel geçer...


Tabi sınava az kaldığını ve benim konularımı yetiştiremediğimi söylememe gerek yok sanırım. OY DAĞLAR!!!

P.S: Bir sonraki yazım beni deli eden üst komşum üzerine olacak sanırım! ŞU AN BİLE -23.52- KADIN MOBİLYA ÇEKİYOR YUKARIDA YA!!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

...

.....

...

...

Yorumlar....

Yorum.